Herkese merhaba.
19 Mayıs ile ilgili yazdığım kompozisyon ile yarışmada birincilik ödülü kazandığım yazımı hem sizlerle paylaşmak hem de yaşadığım sevincime ortak olmanızı umuyorum.
16 Mayıs günü kompozisyonu yazmıştım, dün değerlendirme olmuş ve bugün de sonuçlar açıklandı komposizyonum birinciliğe layık görülmüş. Buna çok sevindim. Sizlerle de paylaşmak istedim.
********
BENİM ADIM SAMSUN
Benim adım Samsun. 1919 yılının Mayıs ayında, halkın korku
ve sefalet içerisinde işgal altında bulunduğu en çaresiz zamanında gözleri
mavi, saçları sarı, bakışları ufuk, sözleri gelecek olan bir adamın aklına
zaferi kazıdığı bir günde doğmuşum. Bir vapurda... Vapurun adı Bandırma.
Hava o gün puslu muydu, sisli miydi bilmem fakat bildiğim
bir şey varsa sonrasının hep güneşli olduğudur.
19 Mayıs 1919 tarihi Mustafa Kemal
Atatürk, Türk kurtuluş mücadelesini başlatmak ve Türk tarihinin seyrini
değiştirmek için Bandırma vapuru ile Samsun'a doğru yola çıkar. Atatürk bir
ordu müfettişi kılığında tüm Türk milletini kurtarmaya kararlıdır. Bilir ki Türk
milleti esaret ile yaşayamaz ve bunun üzerine bildirir “Ya İstiklal, Ya Ölüm!”.
İtilaf devletlerine karşı Türk Kurtuluş Savaşının başladığı bu gün, Türk’ün
zaferi ve bağımsızlığının simgesidir.
Mustafa Kemal'in Samsun'a çıkışı ve Kurtuluş Mücadelesini
başlatışı, Cumhuriyet'in ilanından sonra 1938 tarihine kadar ''Gazi Günü''
adıyla Samsun'da yerel olarak kutlanır.
Daha sonrasında ise Atatürk'ün Milli Mücadele'yi başlatmak
üzere 19 Mayıs 1919'da Samsun'a ayak basması, 20 Haziran 1938'de çıkarılan bir
kanunla milli bayram olarak kabul edilir. 19 Mayıs’ın ülkemizde milli bayram
olarak kutlanması bu şekilde gerçekleşmiştir. Milli bayramımız olan bu günün
Mustafa Kemal Atatürk tarafından Türk gençliğine armağan edilmesinin nedeni ise
Atatürk'ün
Millî Mücadele zamanında Türk milletini ileri götürecek olanların ve köhnemiş
fikirlere karşı gelecek olanların genç fikirler olduğunu düşünmesidir. Bu
nedenle “gençlik” kavramı Atatürk için
ayrı bir önem taşımaktadır. Atatürk, gençlerden sık sık bahsederken fikirde
yeniliği ifade etmiştir. Türk'ün aydınlık yarınını “gelecek” dediği gençlerden
umarak gençlere olan güvenini hemen hemen her sözünde dile getirmiştir. Hem gençliğe
doğrudan seslenmiş hem de Türk gençliğinin izmihlale karşı koyarak istiklâlini
korumasını şu sözlerle bildirmiştir : “Ey Türk gençliği! Birinci vazifen, Türk
istiklâlini, Türk Cumhuriyet'ini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir.
Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin, en
kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek,
dahili ve haricî bedhahların olacaktır.”
Benim adım
Samsun.
Ben o gün bir kere değil on dokuz kere daha doğdum. Bir vapurda... Vapurun adı Bandırma.